Ekonomide Zorlu Süreç ve Haksız İthamlar
Ekonomide zorlu süreçler ve haksız ithamlar, bireyleri ve şirketleri derinden etkiliyor. Bu içerikte, ekonomik dalgalanmaların nedenleri ve sonuçları ile karşılaştığımız haksız suçlamalara dair derinlemesine bir analiz sunuyoruz.
HERKES ELİNİ TAŞIN ALTINA KOYMALI
Başkanların yaptığı ortak açıklamada, uygulanan ekonomik programa duyulan desteğin altı çizildi. “Artan küresel ve bölgesel risklerle birlikte, ekonomimiz oldukça zorlu bir süreçten geçiyor. Para politikaları ve finansal istikrar anlamında atılan adımları destekliyor, enflasyonla mücadelede kalıcı sonuçların bir an önce alınmasını umuyoruz” şeklinde başlayan mesajda, “Çünkü fiyat istikrarı sağlanmadığında, rekabet gücümüzün nasıl düştüğünü, maliyetleri nasıl yönetemediğimizi ve bütçemizi nasıl oluşturamadığımızı hepimiz gözlemledik. Herkesin elini taşın altına koyması gereken bir dönemden geçtiğimize inanıyoruz” ifadelerine yer verildi.
Devamında, “Bu zorlu süreçte, onlarca yılın emeği ve milyarlarca liralık yatırımla hayata geçirilen üretim kapasitemizin ve istihdamın korunması büyük bir önem arz etmektedir. Bunun için öncelikle ticari krediler üzerinde uygulanan büyüme sınırının kaldırılması ve böylelikle reel sektörde finansmana erişimin kolaylaştırılması gerekmektedir. Özellikle son 3-4 aydır sabit kalan kredilerin en az enflasyon oranında artmasına yönelik politikaların geliştirilmesi elzemdir.” denildi.
Ayrıca, “Şirketlere yönelik haksız ithamların yapıldığı” ifade edilen açıklama şöyle devam etti:
HAKSIZ İTHAMLAR YAPILIYOR
“Söz konusu şirketler, vergi mevzuatının gerekliliklerine uygun bir şekilde faaliyet göstermekte ve kayıt dışına kaymamaktadırlar. Bu şirketlerin birçoğu, yeminli mali müşavir ve bağımsız denetçi denetimlerinden geçmektedir. Ancak basında, vergi ve teşvik mevzuatını bilmeden, şirketlerin her birinin özel durumlarını ve tabi oldukları düzenlemeleri, indirim ve istisnaları dikkate almadan yapılan haberler, kamuoyunu yanıltmakta ve sanayi işletmelerinin itibarını zedelemektedir. Şirketlerimize yönelik bu haksız yorumların art niyetli bir yaklaşım olduğuna inanıyoruz.”