Dolar 34,6112
Euro 36,2476
Altın 2.922,60
BİST 9.659,96
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 11°C
Az Bulutlu
İstanbul
11°C
Az Bulutlu
Sal 11°C
Çar 12°C
Per 14°C
Cum 14°C

“Acente Haklarını Koruyan Yegane Kalkan Kanundur”

Kadın Sigortacılar Derneği (KASIDER) Başkanı
24 Ocak 2021 17:06

KASIDER Başkanı Sema Tüfekçiler, röportaj serisine Sigorta Acenteleri İşveren Sendikası (SAİS) Genel Başkanı Yalçın Metin ile devam ediyor. Acentelerin hakları ve yetkililerden bekledikleri hakkında konuşan Metin, acentelerin haklarını koruyan yegane kalkanın kanunlar olduğunu söyledi.

“Acente Haklarını Koruyan Yegane Kalkan Kanundur” yalçın metin sais
“Acente Haklarını Koruyan Yegane Kalkan Kanundur”

KASIDER Başkanı Sema Tüfekçiler, tecrübeli isimler ile yaptığı röportaj serisine Sigorta Acenteleri İşveren Sendikası Genel Başkanı Yalçın Metin ile devam ediyor. Metin, “Bizler 5684 sayılı kanuna istinaden çalışan acentelerinin haklarını koruyan yegane kalkan kanundur, kanun açık ve nettir” dedi.

Yalçın Bey sendikanızın kuruluş hikâyesini, kurucularınızı ve üye sayınızı biraz anlatır mısınız bize?

Sendikamız 2017 yılında Adana ilinde Hülya Şahin hanımın başkanlığında kuruldu.

Kurucular kurulu olan meslektaşlarımız sendikamızı 1 sene uğraşarak Çalışma Bakanlığı’nda işlemleri tamamlayarak kuruluşunu tamamlayan sendikamızın, kuruluş zamanı akabinde bir takım çalışmalar yapılmaya başlamasına rağmen SAİK ve Ticaret Odası seçimleri zamanına denk gelmesi ve sektörün seçimlere konsantre olmasında ötürü pek bir faaliyet gösteremediler.

Biz sendikamıza talip olduğumuzda hali hazırda 62 üyesi bulunmaktaydı ve sendikamızın genel kurulunu 38 üye ile gerçekleştirdik sendikamız 3 ayını yeni doldurmasına rağmen üye sayımız an itibarıyla 400 oldu. Bu katılımdan ve bizlere olan güvenden ötürü sendikamızın üyelerine sektör paydaşlarına huzurunuzda teşekkürü bir borç biliriz.

Sendika olarak seçimlerde olmayacağınızı beyan ediyorsunuz bunu sebepleriyle biraz anlatabilir misiniz, siyasetten uzak durup icraat yapacağız anlamına geliyor mu bu duruşunuz?

Bizler sektörün sorunlarına odaklı çözüm arayışında bir grup olmak istiyoruz, sektörün en büyük ayrışmalarının ve kavgalarının seçim düzeninden ötürü olduğunu düşünüyoruz. Sektör seçim zamanı ayrışıyor, taraflar karşı cephelere dağılıyor. Ülkemiz psikolojisi itibarıyla bu gayet normal. Lakin seçim bittikten sonra seçim zamanı sarf edilen sözler ve hareketler, cepheleşmeler seçilmiş kişiler üzerinde birleşmeyi getirmiyor karalama, ayrıştırma, eleştiri…

Sadece eleştiri üzerine bir tutum içerisine giriliyor, biz ise seçim düzeninin bizim sektörün en önemli sorunu olduğuna inandığımız için yönetim kurulunda bulunan hiçbir arkadaşımın görevi başında iken seçimlerde aday olmayacağı konusunda mutabık kaldık. Kim nereye ne şekilde isterse aday olur seçilir. Biz sendika olarak hiçbir sektör seçimi tarafı olmayacağımızı huzurunuzda beyan ve taahhüt ediyorum. Sendikal faaliyetler kulis faaliyeti demektir, bu kanalların açık olduğunu ve devamlı her siyasal görüşü içerisinde barındıran sendikamız her kurum ve kuruluş ile her siyasi parti ve siyasetçi ile yakın temasta olarak acentelerin sorunlarına destek olmak adına çalışacaktır.

Her ilde bir temsilcilik açmayı planlıyor musunuz?

Evet her ilde temsilcilik açmak istiyoruz, şu an için hali hazırda 10 ilin işlemleri devam ediyor ve

15 ilin aday adayları belli. Lakin siz de hak verirsiniz her “ben temsilci olmak istiyorum” diyene veremiyoruz, kendisi ilde 10 üyeyi sendikamıza üye yaptıktan ve yönetimini oluşturduktan sonra yaptığımız araştırma sonucu mazbatasını takdim ediyoruz. Ayrıca şu unutulmamalı sendikamızın illerde temsilci sıfatını alacak arkadaşların il seçimlerinde olmasını istemiyoruz çünkü bahsettiğim gibi biz seçimlerde olmadığımız için bizim organlarımızın da olmasını istemiyoruz. Amacı sektöre hizmet olan sorunların çözümü makam üzerinden değil sendika üzerinden gidilmesinin doğru olduğunu düşünen meslektaşlarımız ile yol yürümek istiyoruz.

Her ilde bir temsilcilik açmayı planlıyor musunuz?

Evet, her ilde temsilcilik açmak istiyoruz, şu an için hali hazırda 10 ilin işlemleri devam ediyor ve

15 ilin aday adayları belli. Lakin siz de hak verirsiniz her “ben temsilci olmak istiyorum” diyene veremiyoruz, kendisi ilde 10 üyeyi sendikamıza üye yaptıktan ve yönetimini oluşturduktan sonra yaptığımız araştırma sonucu mazbatasını takdim ediyoruz. Ayrıca şu unutulmamalı sendikamızın illerde temsilci sıfatını alacak arkadaşların il seçimlerinde olmasını istemiyoruz çünkü bahsettiğim gibi biz seçimlerde olmadığımız için bizim organlarımızın da olmasını istemiyoruz. Amacı sektöre hizmet olan sorunların çözümü makam üzerinden değil sendika üzerinden gidilmesinin doğru olduğunu düşünen meslektaşlarımız ile yol yürümek istiyoruz.

Acentelik mesleğini hukuki olarak layıkıyla yerine getirmeyen kişiler hakkında neler yapılmasını öneriyorsunuz?

Bizler 5684 sayılı kanuna istinaden çalışan acentelerinin haklarını koruyan yegane kalkan kanundur, kanun açık ve nettir. 35 maddenin 1 fıkrası der ki; “Ruhsat almadan bu işi üstlenen veyahut izlenimi yaratanlar 3 yıldan 5 yıla kadar hapis 600 günden az olmamak üzere 1.000 güne kadar idari para cezasına çarptırılır bu rakamda günlük 23 liradan en az 13,800 lira en fazla 23,000 arasındadır.” Bizim amacımız kanunu işletmek yoksa yapacağımız bir mucize değil.

Diğer dağıtım kanalları ile olan ilişkileri nasıl yöneteceksiniz rekabet mi işbirliği mi dengesini nasıl sağlayacaksınız?

Biz göreve geleli 100 gün civarında bir süre geçti. 22 Eylül’de bayrağı devraldık, her kurumla görüştük. Başta SEDDK sonra TSB akabinde Brokerler Derneği sonrasında dernekler ve acenteler… Biz kavga ortamının bitmesi ve sulf ortamı içinde istişare mekanizmalarının başlaması taraftarıyız. Bu zamana kadar görüşülmeyen konuları masaya yatırarak beraber neler yaparız demek istiyoruz, aynı sofradan yemek yiyen paydaşların bölüşmenin ve hakkaniyetin esas olduğu bir ortam istiyoruz. Rekabet elbette olacak lakin biz hakkaniyetli rekabetten yanayız.

Noterler birliği ile olan görüşmelerinizin neticesinde nasıl bir yol planı üzerinde mutabık kaldınız?

Bizim en önemli konularımızdan biri sektördeki penetrasyon oranını artırarak acentenin kazanması. Trafik karmaşası ve iş yükünü minimuma indirmek için ve eksik sigorta, aşkın sigorta gibi müşterimizi mağdur eden sehven yapılan yanlışların önlenmesi için araç ruhsatlarına marka kodu yazılmasının elzem olduğuna inanıyoruz.

Ruhsat işlemleri emniyetten noterlere geçtiği ve her işlemi orada yaptığımız için bu konuyu noterler birliği başkanı Sayın Dursun Cin ile görüştük. Kendisi olumlu cevap verdi. Akabinde TSB ve SBM ile görüştük. SEDDK’ya da bu konuyu götürdük, çalışmalara başladık en kısa sürede düzenlemeler yapılacak.

SEDDK ziyaretiniz sonrasında somut olarak ele alacağınız konular neler olarak belirlenmiştir?

Sayın Türker Gürsoy başkanlığında İkinci Başkan Ali Ersoy’un ve Başkan Yardımcısı Mahir Çipil’in katıldığı görüşme yaklaşık 2 saat sürdü. Toplantının yarısı dijitalleşme ile alakalı konuşmalar oldu.

Bizler acentenin dijitalleşmeden korkmadığını lakin sigorta şirketlerinin ve SEDDK’nın bu konuda desteklerini talep ettik. Hala web servis konusunda acentelerin mağdur olduğunu, bunun serbest olmasını ve diğer satıcılar gibi web ve dijital satışın önünün acentelere açılması gerektiğini belirttik.

Madem satış var ve madem bu sürecin önüne geçmek imkansız bizler de matbaaya karşı çıkanlardan değil ilkler arasında olmak istiyoruz. Osmanlı İmparatorluğu’nda ilk matbaa 1493 yılında bir İspanyol göçmen tarafından kuruldu bu 16.yüzyıla kadar böyle gitti. Daha sonra 16. yüzyılda ermeni matbaası kuruldu lakin hala bir yerli matbaa yoktu bu ancak 1727 yılında İbrahim Müteferrika ile gerçekleşti. Biz bu zamanda ekonomik ve eğitimsel olarak 234 sene genel halk olarak geride kaldık, bu hala cumhuriyet döneminde dahi hissedilen bir açıktır.

Bizler sigorta sektörünün bu örnekte olduğu gibi geri kalmasını değil acentelerin çağı yakalamasını istiyoruz. Ayrıca Noter Birliği ile alakalı araç ruhsatlarının marka kodu konusu görüşüldü. Eğitim ve mesleki deneyim konusunda yeni düzenlemeye istinaden önerilerimiz. İptal iade komisyondan kaynaklanan acentelerin kayıplarının olduğundan yeni bir düzenlemenin olması gerektiği ve örnek çalışma SEDDK’ya sunuldu.

Acentelik mesleği adına şu anda sıkıntı yaşadığınız sorunlar ve bunlara çözüm önerileriniz ana başlıklar halinde neler olacak?

Sigorta Acenteleri İşveren Sendikası olarak bizler sorunun çok olduğunun farkındayız lakin bu sorunların öncelikler sıralamasının belirlenmesi gerektiğine inanıyoruz. Şu an sorunları sıralamaya kalksak inanın 50 sorun çıkar önümüze. Öncelikli olmaz ise olmaz sorunların başında gelenler sıra bağımsız olarak bizce şöyle;

  • Acentelerin dijitalleşmesi hususunda yapılması gerekenler
  • Trafik sigortalarında yaşanan komisyon ve düzensizliğin netliğe kavuşması
  • İptal iade komisyon sorunu
  • Yetkisiz çalışan kurum ve kuruluşlar veya yetkisini kötüye kullanan kurum ve kuruluşlar
  • Mesleki sıfatlama ve yetki belgesi sınırların çizilmesi
  • Belediye ruhsat muafiyeti sorunu
  • Tek tip sözleşme
  • Araç ruhsatlarına marka kodu yazımı
  • Sektörde paydaşlarının sulh dönemine girmesi
  • Lise mezunlarının durumu

On yıl sonra mesleğinizin formatında bir değişiklik olacağını düşünüyor musunuz ve bunlara hazırlık yolunda neler yapıyorsunuz?

İstediklerimiz ve talep ettiklerimizin gerçekleşmesi sigorta sektörünün ülkemizde büyüyerek güçlenerek bir kartopu gibi dünya standartlarına kavuşmasını sağlayacak ayrıca dünyada sigorta acentesi olmanın verdiği prestiji ülkemizde sağlayacaktır. Bizler inanıyoruz, çalışıyoruz ve başaracağız. Dünyada olduğu gibi sigortacılıkta biriken paranın ülke ekonomisine katkı sağlaması için çalışacağız ve üreteceğiz. 10 yıl sonra belki acente sayısı 2 misli olacak ama istihdam edilen kişi 2 misli değil 4 misli olacak. Son olarak bütün meslektaşlarımızın sendikamıza üye olmasını istirham ederim.

YAZARIN EKLEMİŞ OLDUĞU YAZILAR